22 Mayıs 2013 Çarşamba

17 Nisan 2013 Çarşamba

SQUASH


SQUASH (DUVAR TENİSİ) TARİHÇESİ

• Squash oyunu, geçen yüzyılın başlarında İngiltere Harrow üniversitesi'nde öğrencilerin bir gün tenis sahasının boşalmasını beklerken biraz oyalanmak için karşılarındaki duvara top atmalarıyla başladı.
• Ritmik çarpma sesleri, öğrenicilerin aklını çelince bu oynama ve oyalanma kısa sürede kişilik kazandı. 1886 yılında oyunu kuralları ve saha boyutları belirlendi.
• 1911'de Squash, Tenis Komitesi tarafından resmen tanındı, oyunun boyutları Bath Kulübü'nün ölçülerine uygun kaldı, kurallarda çok az değişiklik yapıldı.
• Oyun sahası bir tarafı açık, üstü kapalı bir küp veya kutu görünümünde. Tenis sahasından daha küçük boyutlara sahip olan bu kutuda zemin parke, duvarlar tahta veya özel bir alçı sıvasıyla örtülü.
• Giysi ve raket tenise benzer özelliklerde , Squash topu tenis topundan daha küçük, kauçuktan yapılan, çapı 4 cm ve ağırlığı 24 gramdır.
Squash'ın yaygın olduğu ülkeler arasında İngiltere, A.B.D. Yeni Zelanda ve Pakistan sayılabilir.

ISRF(INTERNATIONAL SQUASH RACKETS FEDARATION) KURALLARI

SÜRE :

Oyunculara oyun başlamadan önce 5 dakikalık bir ısınma süresi tanınır. Oyun genellikle 5 set üzerinden oynanır. Setler arasında 1'er dakika, yalnız son set başlamadan önce 2 dakika ara verilir.

SETLER: 
Uluslararası karşılaşmalarda, tekler oyunun her seti 9
sayı için oynanır. Her iki oyuncunun da sayıları 8-8 olursa karşılayan oyuncu "tek sayı" (bu durumda "9" da biter) ya da "çift sayı" ( bu durumda set "10" da biter) diyebilir.

SAYI ALINMASI: 
Yalnız servis atan oyuncu sayı kazanabilir. Sayı, karşılayan oyuncu iyi bir vuruş yapamazsa alınır.
ön duvara doğru yapılan bir vuruşta top, karşı oyuncu ya da raketi tarafından saptırılırsa, vuruşu yapan servis atmış ise, karşılayan ise servis atma hakkını kazanır.

SERVİS ATIŞI: 

İlk servis atma hakkı; kura yolu ile saptanır.
Servis atışını kazanan oyuncu servis atma yerlerinden herhangi birini seçebilir; atışından sayı kazanırsa sonraki servisine diğer servis yerinden atması gerekir.
Bu değişim oyuncu servisi yitirinceye kadar sürer. Servis hakkını yeniden elde ettiğinde yine servis yerini seçebilir. Servis atan oyuncu en az bir ayağını servis kutusu içinde bulundurmalıdır.

SERVİS HATALARI: 
Her oyuncunun tek servis hakkı vardır. Sadece servis atan oyuncunun topu ıskalaması halinde ikinci bir atış yapabilir. İki defa ıskalayan oyuncu servisi kaybeder. Hatalı olarak yapılan servise karşı vuruş yaparsa servis atşı geçerli sayılır. Karşılayan top yere değmeden karşı vuruş yapabilir.

SERVİSİN YİTİRİLMESİ: 
Servis atan oyuncu;
• Topu pervaza ya da altına, oyun alanının belirtilen çizgilerinin dışına, ön duvara çarptırmadan oyun alanının herhangi bir bölümüne atarsa,
• Topa bir kereden çok sayıda vurursa,
• Diğer oyuncu vurmadan topa herhangi bir biçimde dokunursa; servisi kaybeder.
Oyun süresince;
Oyunculardan birinin vurduşu top ön duvara giderken vuran oyuncu istemeden karşı oyuncuya çarparsa,
• Topa vurmaya hazırlanan oyuncunun pozisyonu karşı oyuncunun , topun kendisine çarpmasından kaçırmasını olanaksız kılıyorsa ya da vuruş yapacak olan oyuncu karşı oyuncuya vurmaktan sakınarak, vuruşunu yapmazsa
,

Karşılayan oyuncu servisi hazır değilse;
• Top yerde bulunan herhangi bir nesneye çarpar ya da hasara uğrarsa, oyunun tekrarlanması istenir. Servis yeniden atılır.

ENGELLEME: 
Bir oyuncu (oyuncu çok dar bir alanda oynanmasından dolayı) karşı oyuncuya hareket serbestini ve topu tam olarak görebilme olanağı vermek için elinden gelen çabayı göstermelidir. Hakem bir oyuncunun karşı oyuncuyu engellemekten sakınmak için yeterli çabayı göstermediği kanısına varırsa karşı oyuncuya 1 sayı ya da servis atma hakkı vererek, engelleme yapan oyuncu cezalandırılır.
Topa vuran oyuncu, karşı oyuncu tarafından gereksiz olarak engellendiğinde, topa vurabilmiş bile olsa kendisine sayı ya da servis atışı verilerek engelleme yapan oyuncu cezalandırılır.
Topu görmeyi engellemek, engelleme sayılmaz.

BAŞ HAKEM: 
Hakem oyunun genel yönetmenidir. Turnuva boyunca istekleri ve kuralları karara bağlamakla yetkilidir.


SQUASH SAKATLANMALARINA KARŞI KORUYUCU ÖNLEMLER
Squash yaralanmalarındaki koruyucu önlemler deneylerle, özellikle de bilimsel araştırmalarla saptanmıştır.
çeşitli yazarların öne sürdükleri gibi önlemler, oyuncuların fiziksel uygunluklarını ilgilendiren ve malzemelerini ilgilendirenler diye iki ana gruba ayrılır. Eğer Squash oynayacak kişiler orta yaştaysalar ani ölüm riskini en aza indirmek için kardiovasküler problemler açısından gözden geçirilmelidirler. Bu inceleme fizik muayenenin yanı sıra, kişinin tıbbi hikayesindeki ilgili kısımlarda önemlidir; eforlu EKG de tavsiye edilir. Prörringer'e göre hipertansiyon, kalp kapağı defekti, kalp yetmezliği veya daha önce geçirilmiş kalp krizi olan kişiler Squash oynamamalıdırlar.
Ortopedik ve çarpmaya bağlı yaralanmalardan korunmak için şu önlemler tavsiye edilir:

Oyuncular, özellikle tehlikeli durumlar için, oyun kurallarını çok iyi bilmelidirler.

•Oyuncular doğru bir teknik sahibi olmalıdır, iyi bir atma tekniği hem aşırı kullanmaya bağlı yaralanmaları hem de oyuncu ve rakibin karşılaştığı çarpmaya bağlı yaralanmaları önleyebilmektedir. Bu arada doğru hareket teknikleri ayak bileği, diz ve omuzları da korumaktadır. (Omuz yaralanmalarını;n çoğu, kort duvarına çarpmayla oluşmaktadır.)
• Oyuncular yorgunluğa bağlı yaralanmalardan korunacak şekilde kendi vücutlarını çalıştırmalıdırlar.
• Ayağa ve oyun zeminine iyi adapte olan, uygun ayakkabılar giyilmelidir. Ayakkabılar ayağa yeterli destek, tabanı uygun yastıklama yapmalıdır. Taban gerekli dönüşleri engellemeyecek yapıda olmalıdır.
• Isınma ve soğuma hareketleri diğer bütün sporlardaki gibi Squash'ta da önemlidir. Isınma yalnız genel egzersizi değil, aynı zamanda bacak, sırt, omuz ve kol kaslarına yönelik germe egzersizlerini de kapsamalıdır. Her maç ve sezon arasında da bu egzersizler tekrarlanmaıdır.
• Gözde penetrasyon tehlikesini önlemek için gözlük ve sert lensler kullanılmamalıdır. Gözlük çerçeveleri ve lensler polyamide veya polycarbonate gibi kırılmaya dayanıklı materyalden yapılmalıdır.
Açıklama: Power-W06-R657

SQUASH SPORU VE KURALLARI

Squash, kapalı kort içinde 2 oyuncu ile oynan bir spordur. (Uluslararası turnuvalarda çiftler (4 oyuncu) yapılmaktadır, Türkiye’de büyük kort olmaması sebebiyle yapılamamaktadır)
Squash kortunun zemini parkedir. Bu nedenle Squash ayakkabısının altı siyah tabanlı olmamalıdır. Tenis raketine benzer bir raketi vardır. Ancak tenis raketinden daha uzun, daha küçük kafalı ve daha hafiftir. Squash topu kauçuktan yapılmıştır. Hemen hemen pin pon topu büyüklüğündedir. Top, ancak oyun sırasında ısındıktan sonra normal zıplamaktadır. Kırmızı, mavi, tek sarı noktalı ve iki sarı noktalı olanları vardır. Bunlar zıplama oranlarına göre ayrılmıştır. İki sarı noktalı toplar profesyonel sporcuların kullandığı toplardır. Spor markalarının özellikle bu spor için yapmış olduğu, altı kauçuk ayakkabı modelleri mevcuttur. İstenilen spor kıyafeti giyilebilmektedir. Squash raket ve topları birçok spor malzemesi satan dükkanlarda ve büyük alış-veriş merkezlerinde bulunabilmektedir.
Oyun 9 puan üzerinden ya da 15 puan üzerinden oynanır. Çoğunlukla oynanan şekli 9 puan üzerindendir. 8-8 beraberlikte servis atan taraf karşılayan tarafa tek sayı mı, çift sayı mı diye sorar. Eğer tek sayı ise puan 9’u alan seti kazanır, çift sayı ise 10’u alan seti kazanır. Servis atanın puan alabilmesi mümkündür. Aksi takdirde servis el değiştirir ve servis atanın sayıyı kazanması halinde puan alınır. İstem dışı engelleme (let) olduğu takdirde servis tekrarlanır, eğer bilinçli engelleme (strok) varsa bu kez sayı karşı tarafa verilir.
Setler 3 (2 seti alan galip) ya da 5 (3 seti alan galip) set olarak oynanır. Turnuvalarda genelde ilk tur 3 set üzerinden 2. ve diğer turlar 5 set üzerinden oynanır. Set aralarında 1’er dakikalık dinlenme zamanı vardır. Maç saatine 15 dakika içinde gelmeyen oyuncu hükmen mağlup kabul edilir. Avrupa’daki turnuva maçlarında 2 hakem bulunur.Türkiye’deki turnuvalarda bir hakem bulunur.(Gerekirse bir kişi daha yardımcı hakem olabilir.) Oyun içerisindeki istem dışı engelleme (let) ve bilinçli engelleme (strok) hakem(ler) tarafından değerlendirilir.

Açıklama: Squash


9 ALTIN KURAL



1.Kural
DAİMA GÖZÜNÜZ TOPTA VE RAKİPTE OLSUN 

Eğer gözünüz daima topta olmazsa her zaman acemi bir oyuncu gibi oynarsınız.
Rakibiniz topa vururken ve özellikle eğer rakibiniz arkanızdaysa, o, topa vuruncaya kadar hareketlerinden ve kol açış şeklinden yapacağı vuruşu anlamaya çalışınız. Yoksa topu gördüğünüz anda harekete geçmek için çok geç kalmış olursunuz.

2.Kural
DAİMA “T” NOKTASINA HAKİM OLUN 

Vuruşunuzu daima kortun köşe noktalarına hedef almalısınız ki, rakibinizi “T” noktasından uzaklaştırın ve o, vuruşunu yapmak üzere köşelere gittiğinde, siz bir dahaki vuruş için “T” noktasına hakim olarak bekleyişe geçin.

3.Kural
RAKİBİNİZİ KÖŞELERE SÜRÜN
Rakibinizi vuruşlarla köşelere sürebildiğiniz takdirde, siz daima “T” noktasını alırsınız. Böylece rallilerde siz hep hücumda, rakibiniz hep savunmada kalır.
Arka köşelere ulaşan uzun vuruşlar, ya ön duvarın ortasına çok sert vurularak elde edilir ya da ön duvarın yüksek noktasına yumuşak “lob” vuruşlarla sağlanır.

4.Kural
SERVİSİNİZİ ÇEŞİTLENDİRİN 

En yararlı servis stili, rakibinizin omuz hizasında, yan duvarı yalayan yarım “lob” vuruşlardır.
Squash’ta tenisteki gibi sert servis, iyi rakipler karşısında hiç bir işe yaramaz.
En iyi servis yukarıda tarif edilendir. Ancak, zaman zaman servis şeklinizi değiştirip kortun ortasına düşen servisler kullanırsanız, rakibi şaşırtarak işe yarayabilir.

5.Kural
SERVİSİ PARALEL VE ÖN ALT KÖŞEYE İNECEK ŞEKİLDE KARŞILAYIN 

Normalde rakibiniz servis attıktan sonra kolayca “T” noktasına hakim olacaktır.
Squash’ta servis atmanın tek avantajı “T” noktasına hakim olmaktır. Ancak siz servisi karşılarken topu paralel ve yan duvara çok yakın olarak ön alt veya arka dip köşeye indirebilirseniz, rakibinizi “T” noktasından sürüp bu avantajını kaybettirebilirsiniz.

6.Kural
ÇAPRAZ ŞUTLAR GENİŞ AÇILI
OLMALIDIR
Rakibinizin “T” noktasında olduğunu ve sizin onun arkasından çapraz vuruş yaptığınızı farz edelim (ki bu Squash’ta en çok kullanılan vuruştur) bu çapraz vuruşu tam doğru açıyla arka köşeye ulaşacak şekilde yapamazsanız, ya rakibin “T” noktasında vole ile topu almasına imkan verirsiniz ya da topunuz ön duvardan sonra arka köşeye gitmek yerine yan duvardan bant alarak kortun ortasında kalırsa “T”deki rakibinizin kolayca topu öldürmesine fırsat verirsiniz. 
Arka köşeyi bulacak doğru açılı vuruşları yapabilmek için, ön duvarda hedef aldığınız bant noktasını çok dikkatli seçmelisiniz.

7.Kural 
RAKİBİNİZİ KOŞTURUN VE YORUN 

Rakibinizin “T” noktasında olduğunu ve sizin onun arkasından çapraz vuruş yaptığınızı farz edelim (ki bu Squash’ta en çok kullanılan vuruştur) bu çapraz vuruşu tam doğru açıyla arka köşeye ulaşacak şekilde yapamazsanız, ya rakibin “T” noktasında vole ile topu almasına imkan verirsiniz ya da topunuz ön duvardan sonra arka köşeye gitmek yerine yan duvardan bant alarak kortun ortasında kalırsa “T”deki rakibinizin kolayca topu öldürmesine fırsat verirsiniz.
Arka köşeyi bulacak doğru açılı vuruşları yapabilmek için, ön duvarda hedef aldığınız bant noktasını çok dikkatli seçmelisiniz.

8.Kural 
OYUNUNUZU DAİMA ÇEŞİTLENDİRİN 

Devamlı aynı tarz oynayarak rakibinizin tarzınızı ezberlemesine fırsat vermeyiniz. Bu şekilde rakibe erken hareket etme fırsatı verirsiniz. Zaman zaman sert, zaman zaman lob veya kesik vuruşlarla rakibi şaşırtın. Böylece oyunun insiyatifi daima sizde olur.

9.Kural
GEREKSİZ HATALAR YAPMAYIN 

Özellikle rakibiniz servis atarken, riskli vuruşlar yaparak puan vermeyin.
Gösterişli vuruş ve hareketleri sadece açık farkla önde olduğunuz anlarda deneyin.
Alt çizgiye yakın oynamak gereksiz yere tenekeye vurma riskini getirir. Bundan özellikle kaçının.
Kritik anlarda maceraya girmeyin

TÜRKİYE SQUASH FEDERASYONU
Squash 2009 Yılından itibaren Türkiye Gelişmek Olan Spor Branşları Federsayonu altında faaliyet göstermektedir. Hersene düzenli olarak Türkiye şampiyonası,Geleneksel Ankara şampiyonası ve federsayon onaylı resmi puanlı bir çok turnuva düzenlenmektedir.
Avrupa takımlar şampiyonasına squash milli takımının gitmesi için federasyon tarafından destek verilmektedir. Son zamanlarda ise tesisleşme çalışmaları başlamış, Ankarada halka açık squash kortu yapılmaktadır.

TÜRKİYE SQUASH  LİGİ
2010-2011 sezonunda gayri resmi olarak düzenlenen Türkiye Squash Ligi'ne Ankara ve İstanbul'dan toplam 7 takım katılmıştır. 2011-2012 sezonunda Federasyon çatısı altında resmi olarak organize edilecek Lige Ankara ve İstanbul dışında diğer illerden de katılım olması beklenmektedir. Her takımın 4 erkek 1 bayan oyuncudan oluşması planlanan ligin, Ekim ayında başlayarak önümüzdeki günlerde fikstürü ve maç programı belirlenecektir.

Açıklama: http://www.merakname.com/depo/squash-sporu.jpg
Açıklama: http://i.istockimg.com/file_thumbview_approve/6285886/2/stock-photo-6285886-squash-game.jpg


4 Nisan 2013 Perşembe

NATÜRMORT (ÖLÜ DOĞA)

BİR KAÇ NATÜRMORT ÇALIŞMASI YAPICAĞIM BAZI ÖRNEKLER PAYLAŞIYIM SEÇMEME YARDIMCI OLUN.



BUNU DAHA ÖNCE ÇİZDİM ÇOK GÜZEL OLDU . DAHA SONRA KENDİ ÇİZDİĞİMİ DE PAYLAŞACAĞIM.


FENA DEĞİL.


BU DA HOŞMUŞ

Thumbnail image

29 Mart 2013 Cuma

İĞRENÇ ESPRİLER 1

Ben yürüyelim diyorum, Gerard Depardio. 
Zenci kadın neden sürekli koluna bakarak makyaj yapıyormuş? Karakolda ayna var da ondan!
Elmanın teki neden diskoya gitmiş? Kurtlarını dökmek için.
Hisbullah'ın kız kardeşinin adı nedir? Herbullah.Bill Gates neden grip olmuş? Windows açık kalmış da ondan...
Taksime cami yapmasınlar. Gitsinler başkasının taksisine cami yapsınlar.Tenyalar bağırsakta yaşar, bağırmasakta.Seni gördüğümde gözlerim dolar, kulaklarım Japon Yeni. 
Oh sevgilin gelmiş gözün Aydın, kulakların Manisa.Nasrettin Hoca niye eşeğine ters biner? Dikiz aynası kırıldığı içinKanadı var uçamaz, peteği var bal yapamaz... Orkid.Her şeyi bilen ördeklere ne denir? Blendax.Adam yerde elli bin bulmuş, aramış durmuş ayaklı bin bulamamış.Annemler 4 kardeş, hayret dayımlar da...En acı on nedir? Biberon.Fransız İhtilali neye karşı çıkmıştır? Sabaha karşı.Viyadük-Viyadüşes-Viyakontes Beni kızdırdın, sana çok ağır bir laf söyliycem. Yok ya, neymiş bakalım... Ton.Doktor: "Astımlı mısınız?"Hasta: "Hayır biz buralıyız"Doktor: "Amip yapan kuyu suyu içer misiniz?"Hasta: "Yok teşekkür ederim"Abi sen kaptan mısın?Evet kaptanım.Peki hangi kaptan? Su kabı mı yoğurt kabı mı?
Bir devlet dairesinin müdürü işleri zorlaştırmakla ünlüymüş. Bir vatandaş da kağıtlarını müdüre imzalatmak istiyormuş. Çalışanlar ise: "Senin işin çok zor. Bizim müdür işi yokuşa sürüyo" demişler. Adam kafasına takılan bu sözlerle müdürün odasına girmiş. Bir de ne görsün. Müdür balkonda eline bir kuş almış, işiyo kuşa sürüyo. Bruce Lee'nin Türk versiyonu kimdir? MemoliAnneler neden hiçbir şey düşünmez? Çünkü "TEFAL herşeyi düşünür"Öğretmen öğrencilerine: "Çocuklar dinleyin" der. Çocukların cevabi ise: "din din din"Aaaa çok fiyakalı bir elbise. Bak benimkisi V yakalı.
Dünya delikanlı olsaydı yuvarlak olmazdı.Var ya sen hiç gol atamazsın. Niye? Tipin ofsayt. 
Var ya sen denizde hiç boğulmazsın. Niye? Tipin kayık.Hiç terlemeyen devlet memuruna ne denir? Noter.
Eli olmayan babaya ne denir? Noel Baba.
Aykut gol atamayınca ne demiş? I couldnt.
Adamın kafasına selpak düşmüş ölmüş. Niye? Onlar halka değil fil.
En çok hangi ilimizde araba var? Kars.
Yıkanan tona ne denir? Washing ton.
Çocuk arkadaşına kırda oynayalım demiş. Arkadaşı ise kırarsak nasıl oynarız demiş.
x

28 Mart 2013 Perşembe

ADA 70 YILDIR SAÇINI KESMEMİŞ.ARTIK ADAMAIN SAÇI DEĞİL SAÇIN ADAMI VAR:D




AL BİRİNİ VUR ÖTEKİNİ



KUMAR VE ZARARLARI

Bugün din dersinde performans ödevim için sunum yaptım.Konusu kumarın zararlarıydı ben de burda paylaşayım dedim.


KUMARIN GETİRDİĞİ PERİŞANLIKLAR
Bir kısım insanlar, binbir emek sarf ederek, sıkıntı ve meşakkat çekerek kazandıkları mal varlıklarını, kumar masalarında bir anda kaybetmek bedbahtlığına düşmekte ve kendileriyle berâber âilelerini, çoluk-çocuklarını da perişan etmektedirler.
Alın teri dökmeden, çalışmadan kazanmak hırsına kapılanlar, çalışıp kazanan insanların mâlî servetlerine çeşitli yollarla sâhip olmak istemektedirler. Maalesef tenbelliği ve miskinliği âdet hâline getirenler, köşe başlarında ve kumar masalarında, varlık sâhibi olan kimseleri avlayıp, kandırıp aldatmak yollarını bulmuşlar ve insanların zaaflarından faydalanmak sûretiyle bunda muvaffak da olmuşlardır. Çeşitli oyun ve eğlenceleri kumara vâsıta yapmışlar ve böylece haksız kazanç yollarına sapmışlardır.
Kumar oynamayı ve böylece para kazanmayı sanat hâline getiren ve kendini açıkgöz yerine koyan kumarbazlar, nice insanların âile yuvalarının yıkılmasına sebep olmuşlardır. Kumar masasında, bir anda malını kaybedenler, çoğu cinâyetle ve hapishâneye düşmekle sonuçlanan nâhoş, çirkin olaylara sebep olmakta, evde kendisini bekleyen yavrularını mahzûn etmekte ve onları derin üzüntülere boğmaktadırlar.
Para veya başka bir menfaat karşılığı oynanan bir oyun olan “kumar”ın, fertlere, âilelere ve cemiyetlere, velhâsıl bütün insanlara zararı dokunan kötü alışkanlıklardan ve haksız kazanç yollarından biri olduğunda şek-şüphe yoktur. Kumar, toplumu kemiren bir sosyal yaradır.
KUMAR NEDİR?
Bilindiği gibi “kumar”, bir malı, eşyâyı veya parayı ele geçirmek ve onu mülk edinmek niyetiyle, oynanan her türlü tâlih, şans oyununun adıdır. Karşılıklı para veya mal koyarak bahse tutuşma şeklinde olur. Tek tarafın mal, para vermeyi kabul etmesi hâlinde kumar olmaktan çıkar.
İki veya daha çok kişi arasında, bahse girilen konuda kaybeden tarafın mal vermeyi kabûl etmesi şartıyle yarış etmek, bilmece çözmek, bir oyunun ve at yarışı vs. gibi bir sporun sonucunda bahse girmek, ilmî bir münâkaşada bulunmak yollarından her biri kumar olur.
Birkaç kimsenin aralarında para veya mal toplayarak piyango çekip, isâbet etmeyenlerin isâbet edenlere mal veya para vermek için sözleşmeleri yine kumardır. Para ile kazanmak için tahminde bulunma, toto şeklinde de oynanır.
Paralı olarak, tek veya çift zarla oynanan her türlü tavla, satranç, dama ve hatta çocukların ceviz ve misket oynaması gibi oyunlar da kumar olur.
KUMARIN TARİHİ
“Kumar” adı verilen her türlü tâlihe, şansa ve tahmine dayanan oyunlar, insanlık târihinin hemen her devrinde, bütün toplumlarda oynanmıştır.
İslâmiyetten önceki devirlerde, Araplar arasında kumar meşhur olmuştur. Çin’de ve İran’da da yaygın olan kumar oyunu için hususî yerler yapılmıştır. İran’da, kumarın daha çok oyun kâğıtlarıyle oynanması şekli yayılmıştır.
Eski Romalılar zar atarak kumar oynarlardı. Roma imparatorları şahsî ve hattâ devlet gelirlerini arttırmak için piyango düzenlerlerdi.
İnsanların hayâtına kasdedecek kadar ileriye vardırılan kumarda, çoğu zaman Cermenler, hayatlarını bir zar atışına bağlarlardı. Cermen kabîleleri arasında, yüksek meblağlar (mikdârlar) ortaya konarak kumar oynandığını Romalı târihçi Tacitus yazmaktadır.
Bugün, her ülkede, kânûnî yasaklamalara rağmen maalesef kumar oynanmaktadır.
Avrupa ülkelerinin çoğunda, devletin hiçbir müdâhalesi olmadan kumar oynanmaktadır. Çeşitli târihlerdeki devlet yasaklamaları da hiçbir fayda sağlamamıştır.
Oyun kâğıtları ile kumar oynamak ve fala bakmak, başta İtalya olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde yaygındır. Zamânımıza kadar gelen çeşitli şekillerdeki kâğıt oyunları, toplumlarda hastalık derecesinde yayılmıştır. Hele bugün İnternet üzerinden çeşit çeşit kumarlar oynanmaktadır.
Fransa’nın güneyinde Monaco Prensliğindeki Monte Carlo şehri, bugün Avrupa’nın başta gelen kumar merkezidir. Bugün kânûnî izin yolları da açık tutularak, birçok sportif faaliyetler, piyangolar ve at yarışları, insanların kazanç yolu hâline getirdiği bahis, şans, tâlih oyunları şeklinde kumar oynanmaktadır.
Bütün ilâhî dinlerde, insanlar arasında, kumar oynamak sûretiyle haksız kazanç sağlanması yasaklanmıştır. İslâmiyette alış-veriş, yâni ticâret, hediye, zekât, sadaka ve mîras ile mal elde etme helâldir; bu yolların dışında kalan gasp, hîle, fâiz, rüşvet, kumar vs. gibi yollarla haksız kazanç yasak edilmiştir, harâmdır.
Kur’ân-ı kerîm ve hadîs-i şerîflerde, kumarın da şarap gibi hem harâm, hem de pis olduğu bildirilmektedir:
Allahü teâlâ, Mâide sûresinin 90-91’inci âyetlerinde meâlen: “Ey îmân edenler! Şarap (sarhoş eden her türlü içki), kumar oynamak, ibâdet için dikilen taşlar (putlar)(Cahiliyye devrinde kullanılan) fal ve şans okları hep şeytanın işinden pis şeylerdir. Onun için bunlardan sakınınız, uzak durunuz ki, kurtuluşa eresiniz. Muhakkak şeytan, şarapta ve kumarda, aranıza düşmanlık ve kin düşürmek, sizi Allah’ı anmaktan ve namaz kılmaktan alıkoymak ister. Artık siz bunlardan sakınmaz mısınız?” buyurdu.

27 Mart 2013 Çarşamba

TÜRKÇEMİZİ KULLANMA

Bu günlerde Türkçe garip bir hal aldı.İnsanlar Türkçeyi İngilizce'nin içine koyup karıştırıp öyle kullanıyor.
Türkçe karşılığı olan kelimeleri tercih etmiyoruz illet olarak. Herhalde daha havalı olduğunu sanıyorlar.He bir de kısaltmalar var. örnek:''ok.cnm by.'' Türkçemizde yapılan yanlışları düzeltmek için blogumda sık sık paylaşımlarda bulunacağım. Önemseyen herkese teşekkürler...

Bugünkü paylaşımım:

Türkçe Karşılığı Varken Kullanılan Sözcükler ve Yanlış Kullanımlar

Sözcüğün yanlış kullanımı
Doğrusu (!)
Türkçesi (veya en uygunu)



neden olmak (Bu başarıya ulaşmama o neden oldu)
Neden olmak olumsuzluk içerir.  (Bu başarıya ulaşmamı o sağladı.)
(Bu duruma düşmeme o neden oldu.)




çok mersi
merci beaucoup
Çok teşekkür ederim.
Teşekkür ederim.
detay
detail
ayrıntı
fonksiyon
function
işlev
fonksiyonel
functional
işlevsel
avantaj
advantage
üstünlük
kriter
criterion
ölçüt
kriterler
criteria
ölçütler
test etmek
testing
denemek, sınamak
test sınavı
???
çoktan seçmeli sınav
layt (light)
light
hafif
fest fud
fast food
hazır yiyecek



hard disk
hard disc
sabit disk
imeyıl (e-mail)
e-mail
e-posta
meyil (mail)
mail
elmek, e-posta mesajı, ileti
meyil çekmek
sending a mail
e-posta mesajı yollamak
maus (mouse)
mouse
fare
ran etmek (run etmek)
running
çalıştırmak
server

sunucu
tekrardan
???
tekrar veya yeniden

RENKLERİN ANLAMLARI VE İNSAN ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ


Geçende   renklerle  ilgili bir ödev yaptım. Yeşil rengi  tanıttım.  Şimdi  de sizinle paylaşmak istiyorum. İşte renkler ve ifade ettikleri anlamlar:

  • Siyah Renk
Siyah (ya da kara), bir renk değil renksizliktir.
Çünkü, aslında siyah renk yoktur. Bundan dolayı doğada siyah renk bulunmaz, fakat ışığı emen ve yok eden yerler siyah olarak algılanır. Işığı emen ve yok eden siyah, hüznü, yalnızlığı, sıkıntıları ve endişeleri hatırlatarak karamsarlığı artıcı etkiler gösterebilir. Ölümü çağrıştıran siyah, genellikle matemin rengi olarak bilinir. Siyah renk aynı zamanda, gücü, soyluluğu, ağırbaşlılığı, hırsı ve tutkuyu ifade eder. Konsantrasyonu arttırır.
Gücü ve soyluluğu çağrıştırdığı için makam araçlarında en çok kullanılan renktir. Siyah renk, hakim olduğu ortamlara gizem katar. Karamsarlığı arttırabileceğinden özellikle çocuk odalarında kullanılmamalıdır.
Siyah rengi seven insanlar genellikle özgüveni yüksek, azimli ve kararlı kimselerdir. Kendi kararlarını kendileri vermek isterler. Bu özellikleri ile iş hayatında başarılı olabilirler, fakat inatçılık ve aşırı hırs gibi olumsuzlukları dengelemeleri gerekir. Ayrıca, siyah giyen insanların ruhsal sorunlarının daha fazla olduğu tespit edilmiştir. Özellikle çocuklarda inatçılığa ve depresyona neden olabilir.
Siyah renk, kendine güveni ve konsantrasyonu arttırır. İnatçılığa ve hırsa neden olabilir.
Beyaz Renk
Bütün renkleri içerisinde barındıran beyaz renk, saflığın ve temizliğin simgesidir. Soğuk kanlılığı, asaleti, masumiyeti, istikrarı ve devamlılığı temsil eder. Huzur ve güven verir. Düşünce gücünü arttırır. Aynı zamanda insana hüzün veren, dertlerini ve sıkıntılarını hatırlatan bir yanı da vardır. Belki de bu yüzden, Çinliler beyazın matem rengi olduğuna inanırlar.
Beyaz renkle boyanan mekanlar daha geniş ve ferah olarak algılanır. Bu etkisinden dolayı, özellikle banyo, mutfak gibi dar mekanlar ile misafir odaları için uygun bir tercih olabilir. Bütün renklerle uyum sağlayan, tamamlayıcı ve dengeleyici bir renk olarak diğer mekanlarda da rahatlıkla kullanılabilir. Işığı yansıtan beyaz renk, az ışık alan mekanlar için de uygundur.
Temizliği ve sağlığı çağrıştırdığı için, beyaz renk hastaneler ve ilaç firmaları tarafından çok sık kullanılır. Neredeyse bütün ilaç kutuları beyaz renktedir.
Beyaz renk giyenler daha istikrarlı, güvenilir ve temiz olarak algılanırlar. Ayrıca, insanı daha genç gösterir.
Beyaz rengi seven insanlar genellikle, temizliği, aydınlığı ve düşünmeyi seven, hayal dünyası geniş, soğuk kanlı ve uzlaşmacı kişilerdir.
Beyaz renk insan sağlığı üzerinde de etkilidir. Bu nedenle, akciğer ve bağırsak hastalıkları ile şeker hastalığının tedavisinde beyaz renkten faydalanılabilir.
Mavi Renk
Mavi yeryüzünde en çok karşımıza çıkan renklerden biridir. Gökyüzü ve denizler buna en güzel örnektir. Mavi gökyüzü ve deniz; özgürlüğü, huzuru ve sonsuzluğu ifade eder. Mavi renk durağan ve çok göze batmayan bir renk olduğu için özellikle arka fonlarda kullanılabilir. İnsana rahatlık ve huzur veren, dinlendirici bir renktir.
Mavi rengi seven insanlar genellikle sakin, düzenli, güvenilir, sadakat sahibi, barışçıl ve içe dönüktür.
İnsanı sakinleştirici etkileri vardır. Bu nedenle, bazı okullarda mavi renk kullanılmaktadır. Dinlenme mekanları ve yatak odası için de uygundur. Sakinleştirici etkilerinden dolayı çalışma mekanlarında kullanılmamalıdır.
Mavi renk, gözleri ve sinirleri rahatlatır. Göz hastalıklarına ve stres, sinirsel baş ağrısı ve migrene karşı faydalıdır. Guatr, boğaz ve bademcik ağrısı gibi boğaz hastalıklarında mavi renk tedaviyi destekler. Kızamık, boğmaca gibi çocuk hastalıklarında etkilidir. Diş çıkaran çocukları rahatlatmaya yardımcı olur. Sakinleştirici ve kan akışını yavaşlatıcı etkileri ile tansiyonu düşürür. Bu özelliğinden dolayı yüksek tansiyonda ve ateşli hastalıklarda faydalıdır.
Mavi çok yoğun olarak ya da koyu tonlarda kullanılırsa insana sıkıntı verebilir. Açık mavi ise buzu çağrıştırır ve insanda soğukluk ve yalnızlık hissi uyandırabilir. Mavi güvensizliğe, aşırı duygusallığa ve tembelliğe neden olabilir. Bundan dolayı, karamsar kişiler için uygun bir renk değildir.
Kırmızı Renk
En sıcak renk kırmızıdır. Kırmızı renk fiziksel anlamda hareketliliği, dinamizmi ve gençliği; duygusal anlamda ise mutluluğu, azim ve kararlılığı ifade eder. Bir nevi gücün ve azmin simgesidir. İnsanı harekete geçirir. Hareketliliğin ve azmin ihtiyaç duyulduğu yerlerde kırmızı kullanılması uygun olabilir. Çünkü kırmızı renk insana şevk, azim ve hareketlilik kazandırır. Bundan dolayı özellikle gençlere hitabeden ürünlerde kırmızı sıkça kullanılır.
Kırmızının, özellikle yakın mesafelerden, fark edilmesi kolaydır. Bu nedenle, uyarı işaretlerinde genellikle kırmızı renk kullanılır. Fakat uzaklaştıkça kırmızının fark edilmesi zorlaşır. Bundan dolayı, uzak mesafelerden fark edilmesi istenen işaretler için mavi renk daha uygundur.
Kırmızı ilk anda dikkat çekicidir, fakat uzun süre kırmızı ışığa maruz kalınırsa rahatsız ve tedirgin edici olmaya başlayabilir. İlk anda kendine çeken kırmızı, sonra kendinden uzaklaştırmaya başlayabilir.
Kırmızı renk iştah açıcı olmasının yanında zaman kavramını da unutturmakta ve uykuyu kaçırmaktadır. Bu nedenle, özellikle yemek odalarında ya da lokantalarda tercih edilebilir. Kolay fark edilmesi, önce kendine çekmesi ve sonra uzaklaştırması fast-food türü işyerlerinde çok sık olarak kullanılmasına neden olmaktadır.
Uzun süre kırmızıya maruz kalmak duyarsızlığa, kabalık, kızgınlık ve saldırganlığa zemin hazırlayabilir.
Kırmızı renk tansiyonu ve kan akışını hızlandırır. İnsana hareketlilik kazandırır ve mutluluk verir. Bu özellikleri ile hüzünlü olanları neşelendirmeye yardımcı olur. Kansızlık , soğuk algınlığı ve felç gibi şikayetleri olanların tedavisini destekleyici olarak kullanılabilir. Bununla birlikte yüksek tansiyon, gerginlik ve yüksek ateş gibi olumsuzluklara da zemin hazırlayabilmektedir.
Kan akışını hızlandıran ve hareketliliği teşvik eden kırmızı aynı zamanda tahrik edicidir. Bundan dolayı, özellikle çocuk sahibi olamayan ya da birbirine daha yakın olmak isteyen çiftler için yatak odasında ve geceliklerinde tercih edebilecekleri bir renktir.
Sarı Renk
Sarı, ışığın, sevincin, üretim ve verimliliğin rengidir. İnsana sevinç ve coşku verir. İlham vericidir. Bilgiyi ve bilgeliği ifade eder. Mutfak için oldukça uygundur.
En parlak renk sarıdır. Sarı renk sıcak bir renk olmakla birlikte, yeşile kaçan tonları soğuk bir renk gibi algılanır. Bu nedenle, sarı canlılık ve neşenin rengi olduğu kadar, hüznün ve sonbaharın da rengidir. Bu iki zıt etkiyi de içinde barındırdığı için insanda duygu ve zihin karışıklığına neden olabilmektedir. Fazla ilham verici olduğu için zihin karışıklığına neden olabileceğinden çalışma odalarında kullanılması tavsiye edilmez. Ayrıca, dinlenme mekanları için de uygun bir renk değildir.
Sarı renk aynı zamanda geçiciliği de ifade eder. Çok dikkat çekici olması ve geçiciliği ifade etmesinden dolayı taksilerde en çok kullanılan renktir.
Sarı midenin ve sindirim sisteminin de rengidir. İştahı açar, hazımsızlığı ve sindirim sistemi rahatsızlıklarını önlemeye yardımcı olur. İştah açıcı etkisi ile özellikle iştahsız çocuklar için faydalıdır. Vücuttaki zehirli maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasını kolaylaştırır ve kanı temizler.
Sarı renk zihin faaliyetlerini arttırır ve insana cesaret verir. Bu nedenle, sorumluluk ve yönetim gerektiren işlerde başarılı olan birinin sarı rengi seviyor olmasına şaşırmamak gerekir. Sarı rengi seven insanlar ilgi çekmekten ve her şeyin kendi kontrollerinde olmasından hoşlanırlar. İşlerin kendi kontrollerinden çıkmasına ise tahammül edemezler. 
Yeşil Renk
Yeşil, tabiata hâkim olan renktir. İnsana huzur verir ve rahatlatır. İç açıcı ve güven veren bir renktir. Aynı zamanda umudu, yeniliği, gençleşmeyi ve yeniden canlanmayı çağrıştırır. Paylaşım, cömertlik ve uyumun rengidir.
Yeşil rengi seven insanlar genellikle üretken, çevresiyle uyumlu, içten ve doğayı seven insanlardır. Aynı zamanda hareketlerinde dengeli ve düzenlidirler.
Yeşil renk, üretkenliği arttıran etkisiyle özellikle mutfak için uygundur. Hastanelerde de hastaları rahatlatmak için kullanılması faydalı olur. Girişlerde yeşil renk kullanılması girilen ortama güven duymaya ve rahatlamaya vesile olur.
Yeşil renk insanı rahatlatır ve huzur verir. Gözleri dinlendirir. Verem ve kalp hastalıklarına karşı faydalıdır. Mide rahatsızlıklarına karşı direnci arttırır. Zehirli maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasına yardımcı olur. Sinirleri destekler. Hücrelerin yenilenmesini ve onarılmasını sağlar.
Olumsuz etkileri olarak, aşırı rahatlama sonucu umursamazlık, yorgunluk hissi ve tembelliğe, ayrıca kıskançlığa neden olabilmesi sayılabilir. Çalışmaya yatkın olmayan, yani tembel, kişilerde tembelliği daha da arttırabileceği için bu kişilerin çalışma ortamlarında yeşil rengin hakimiyetinden kaçınmak faydalı olacaktır.
Mor Renk
Mor, zenginliği, asalet, lüks ve ihtişamı çağrıştıran bir renktir. Özellikle açık tonları rahatlatıcıdır. Hayal gücünü arttırarak şevk ve ilham verir. Konsantrasyonu arttırır.
Mor rengi seven insanlar genellikle, ruhsal dünyası ön planda olan, ağır başlı ve asil ruhlu kişilerdir. Duyarlılıkları fazla olduğu için sanat dallarında başarılı olma ihtimalleri daha fazladır.
Mor renk, vücuttaki hormonları ve salgı bezlerinin çalışmasını da etkilemektedir. Özellikle sara, menenjit gibi beyin hastalıklarında tedaviyi destekler. Eklem iltihaplarına karşı faydalıdır. Ayrıca, kanı temizler ve akciğer, karaciğer, kalp ve böbreklerin çalışmasını düzenlemeye yardımcı olur.
Mor renk, kullanıldığı tona göre farklı etkiler gösterebilir. Morun açık tonları olan lavanta, leylak gibi renkler ilham verici etkileri için çalışma odalarında tercih edilebilir. Beyinsel faaliyetleri ve sanatsal düşünceyi arttıran mor, özellikle sanatçıların çalışma ortamları için uygun olabilir.
Mor renk, açık tonlarda ilham ve güven verici etki gösterirken, özellikle koyu tonlarda, mor rengin insanda meydana getirdiği asalet duygusu, bazı insanlarda küstahlık, kabalık ve hatta kavgacı bir yapıya da neden olabilecek şekilde etki gösterebilir. Hüzün, üzüntü ve depresyonu çağrıştıran etkileri de vardır. Özellikle koyu tonlarda, bilinçaltını etkileyerek insanda korkuya ve hüzne neden olabilen mor renk, belki de bu yüzden, intihar edenlerin en çok sevdiği renklerden biridir. Bu nedenle, depresyona yatkın kişilerin, ruhsal sorunu olanların, alkoliklerin ve madde bağımlılarının olduğu ortamlarda kullanılmamalıdır.
Pembe Renk
Kırmızı ile beyazın birleşmesi ile elde edilen pembe renk, kırmızı gibi canlılık verir ama daha yumuşaktır. Mavi renk erkeklerin, pembe ise bayanların rengi olarak bilinir. Neşe ve mutluluk veren bir renk olan Pembe aynı zamanda hayallerin ve aşkın rengidir.
Pembe kız çocuklarının rengidir. Saflığı ve sevimliliği çağrıştırdığı için kız çocukları en çok pembe renklerle bezenir. Bu nedenle, özellikle kız çocuklarının odalarında kullanılabilir. Sakinleştirici etkilerinden dolayı hapishane ve uyuşturucu tedavi merkezlerinde kullanılmaktadır. Ayrıca, pembenin rahatlatıcı etkisinden dolayı, müşterilerin pembe giyen kasiyerlere daha rahat ödeme yaptıkları tespit edilmiştir. Bu nedenle, pek çok mağaza ve markette kasiyerler pembe giymektedir.
Çalışma ortamları için çok uygun bir renk değildir.
Pembe renk, kişide olumlu duyguların oluşmasına yardımcı olur. İnsanı sakinleştirir ve vücudu rahatlatır. Sinir ve böbrek hastalıkları ile epilepsi (sara) hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır.
Pembe rengi seven insanlar, ki bunlar genellikle kadınlardır, duygusal, neşeli, sorumluluklarının bilincinde ve biraz ürkektir, fakat çekingenliklerini fazla belli etmezler.
Turuncu Renk
Turuncu dışa dönük, heyecan ve mutluluk verici, dinamik, dikkat çekici, çarpıcı ve iç açıcı bir renktir. Kırmızıdan sonraki en sıcak renk olan turuncu gösterişin ve şatafatın rengidir, fakat kırmızı kadar rahatsız edici değildir.
Turuncu rengi seven insanlar genellikle dışa dönük, hareketli, neşeli ve sosyal ilişkileri kuvvetlidir. Bazen de gösterişe yatkınlık, sürekli haklı olma ve üstün gelme isteği görülebilir.
Turuncu renk metabolizmayı hızlandırır. Canlılık, cesaret ve güven verir. Zihni harekete geçirir. Pankreas, böbrek, dalak sorunları, karaciğer hastalıkları ve mide ülserine karşı faydalıdır. Romatizma şikayetlerini azaltmaya yardımcı olur. Emziren anneler için de faydalıdır.
Turuncu renk, kullanıldığı ortamlara neşe ve canlılık verir. Bundan dolayı, çocuk odalarında, mutfakta ve yemek odasında kullanılabilir. Çalışma odası, dinlenme mekanları ve yatak odası için çok uygun değildir.
Lacivert Renk
Mavinin koyu tonlarından biri olan Lacivert düşüncenin rengidir. Sezgileri güçlendirir ve karar vermeyi kolaylaştırır. Sonsuzluğu, otoriteyi ve verimliliği simgeler. Fazla göze batmayan bir renktir.
Lacivert insanların üzerinde başarılı ve güçlü imajı bırakır. Bundan dolayı, dünyadaki şirketlerin yarısından fazlası logolarında mavi-lacivert renk kullanmaktadır. Lacivert giyen kişiler de kendilerini daha inandırıcı ve karizmatik hissederler. İnandırıcı ve karizmatik görünmek isteyen iş ve siyaset dünyasındakiler için vazgeçilmez bir renktir. Aynı zamanda, fazla göze batmayan bir renk olduğu için toplum içinde çok göze batmak istemeyenler de laciverti tercih edebilirler.
Lacivert mekanlar özellikle düşünce yoğun çalışmalar için uygundur. Yatak odasında kullanılmamalıdır.
Düşünce gücünü arttırarak karar vermeyi kolaylaştırır. Düşünce gücünü arttırıcı etkilerinin yanında hafızayı da güçlendiricidir. Lacivert renk pijama giyenlerin rüyalarını daha iyi hatırladıkları tespit edilmiştir. Ruh ve sinir hastalıkları ile göz, kulak ve burun hastalıklarında tedaviye yardımcı olur. 
Kahverengi
Kahverengi toprağın ve doğallığın rengidir. Ciddiyet, dayanıklılık, sadelik, dostluk ve metanetin sembolü olarak kabul edilir. Toplum içinde rahatlığı sağlar. Sosyal denge simgesidir. Zihin üzerinde etkilidir. Çok dikkat çekmeyen bir renktir.
Kahverengi giyen insanlar özellikle toplum içinde rahattırlar. Karşısındaki insanda da resmiyetten uzak, rahat bir havaya neden olur. Kahverenginin verdiği bu rahatlık ve paylaşma isteği konuklarında rahatlık isteyen televizyon programcıları tarafından kullanılmaktadır.
Kahverengiyi seven insanların tenleri genellikle hassas ve duyarlıdır. Duygusal yönleri ağır basar. Kendilerini güvende hissedecekleri tanıdık ortamlara ihtiyaç duyarlar. Sakinliği ve sadeliği severler, fakat yalnızlıktan hoşlanmazlar.
Kahverengi, bulunduğu ortamda insanın hareketlerini hızlandırır. Bundan dolayı, hızlı yemek yenilen hazır yemek salonlarında kahverengi tercih edilir. Zeminde kahverengi kullanmak toprağın güvenliğini hissettirir. Bu nedenle, resmiyetten uzak, rahat ve güvenli bir ortam oluşturmak istenen mekanlarda tercih edilebilir.
Özellikle toplum içinde rahatlık ve güven verir. Zihni faaliyetleri destekler. Çocukların kendilerini güvende hissetmeleri için faydalıdır. Ayrıca, çocuklarda yardım sever olmayı ve yaptığı işi sağlamlaştırmayı teşvik eder.
Gri Renk
Siyah ve beyaz renklerin değişik oranlarda karıştırılması elde edilen bir renk olan gri, gözün en rahat algıladığı renklerden biridir. Alçak gönüllülüğü ifade eden, uzlaştırıcı ve denge unsuru olan bir renktir. Ciddiyet ve hareketsizliği çağrıştırır. Çoğu devlet kurumunda ağır basan renktir.
Gri rengi seven insanlar genellikle olaylardan uzak durmayı tercih ederler. Kuralcı, tutucu ve hareketsiz yanları ağır basabilir. Karamsarlık ve içe kapanıklığa da neden olabilir. Aktif ve dışa açık insanlar griyi bunaltıcı bulurlar.
Diplomatik ve ağır ortamlarda denge unsuru ve uzlaştırıcı olarak kullanılabilir. Kullanıldığı ortamlarda bunaltıcı bir havaya neden olabileceği için fazla tercih edilmeyen bir renktir. En iyisi tamamlayıcı renk olarak kullanmaktır.

Soğuk Renkler Nelerdir?
Soğukluğu hatırlatıcı etkilerinden dolayı mavi, yeşil ve mor renkler soğuk renklerdir. Bu renklerin, buz mavisi, gök mavisi, leylak gibi farklı tonları da soğuk renk gurubundandır.
Sıcak Renk Nedir?
Renkler, şiddetlerine ve insanlar üzerinde oluşturdukları ruhsal etkilerine göre sıcak ve soğuk renkler olarak ikiye ayrılırlar. Bize ateşi ve sıcaklığı hatırlatan, canlı, dikkat çeken, insana enerji veren ve canlılık hissi uyandıran renkler sıcak renkler olarak adlandırılır.
Sıcak Renkler Nelerdir?Ateşin ve sıcaklığın renkleri olan ve insanda sıcaklık ve canlılık hissi uyandıran Kırmızı, Turuncu ve Sarı renkler sıcak renklerdir. Bu renklerin kayısı rengi, pembe, altın sarısı gibi farklı tonları da sıcak renkler sınıfına girer.

BİRAZ UZUN OLDU AMA :DD